14 Eylül 2009 Pazartesi

ABD'yle en krizli yıl

Türkiye, 2003'e Irak'ın üstünde dolaşan savaş bulutlarıyla, AB'nin Kopenhag zirvesinin üyelik müzakerelerine başlanıp başlanmayacağına Aralık 2004'te karar verileceği yönündeki tartışmalı sonucuyla ve Kıbrıs sorunuyla girdi. Diplomasinin en acı deneyimleri ABD'yle yaşandı. 50 yıllık stratejik müttefik, Türk askerinin başına çuval geçirerek 'en derin' güven bunalımına neden oldu. AB'yle ilişkilerde Kıbrıs'ta çözüm 'siyasi şart' olarak konuldu. Türkiye, tarihinin en önemli reformlarını gerçekleştirmesine rağmen, AB Konseyi'nde müzakerelerin başlaması için yeşil ışık alamadı. Hükümet uzun süre Irak savaşını durdurmaya çalıştı. Dönemin Başbakanı Abdullah Gül, Irak'ın komşuları Suriye, Ürdün, İran, Suudi Arabistan'la çalışma başlattı, ama Irak'a sorumluluklarını yerine getirmesi telkininden öteye geçilemedi. Ankara, Irak Devlet Başkanı Yardımcısı Taha Yasin Ramazan'ı gizlice getirerek,
'İstenileni yapın, savaşı engelleyin' telkininde bulundu.
Ankara, Irak savaşında taraf olmayı da değerlendirdi. ABD'nin Türkiye topraklarını kullanıp Kuzey Cephesi açması tartışıldı. Ankara, ABD'ye sağlayacağı olanaklar karşılığında 90 milyar dolarlık ekonomik destek istedi. Dönemin Dışişleri Bakanı Yaşar Yakış ile Devlet Bakanı Ali Babacan'ın Washington ziyaretinde, ABD Başkanı Bush'un kullandığı 'at pazarlığı' nitelemesi müzakerelerin genel tanımı oldu.

'1 Mart faciası'
ABD'nin asker konuşlandırma halinde kullanacağı üs ve limanlarda onarım yapmasına izin verildi. Buna karşın TBMM 1 Mart'ta Gül hükümetinin gönderdiği 'ABD askerinin Türk topraklarında konuşlanması ve Türk askerinin Kuzey Irak'a gönderilmesi' tezkeresini geri çevirdi. Türkiye 1 Mart'ın yaratacağı tahribatı azaltmak için hava sahasını kullanma izni çıkardı. ABD, Kuzey Cephesi'ni Türk hava sahasını kullanmak suretiyle Kuzey Irak'taki Kürt bölgesine indirdiği paraşütçü birlikleriyle açtı.
'1 Mart faciası'nın acısı nasıl çıkacak derken, haber ABD'nin ulusal gününde geldi. 4 Temmuz'da Kuzey Irak'taki ABD askerleri, daha önce birçok kez sorun çıkardıkları Türk birliklerinin karargâhını bastı. 11 Türk askeri başlarına çuval, bileklerine plastik kelepçe geçirilerek gözaltına alındı. Hükümet yorum yapmakta zorlanırken, Genelkurmay Başkanı Orgeneral Hilmi Özkök "İki ülke arasında bugüne kadar yaşanan en derin güven bunalımı" teşhisini koydu.
Türkiye özür beklese de ABD heyetleriyle yapılan görüşmelerden sadece nasihat çıktı. ABD, özür dilemenin kıstasını atom bombası attığı Japonya'yı örnek vererek açıklarken, "Benzer olaylar tekrarlanmasın" demekle yetindi.
Türkiye'nin Irak"taki 'kırmızı çizgileri' savaş sonrasında silinmeye başladı. 19 Mart'ta Iraklı muhalif liderleri ve ABD yetkililerini ağırlayan Ankara, 'kırmızı çizgileri' ortak bir bildiriye yansıtmıştı:


Irak'ın bağımsızlığı, egemenliği, toprak bütünlüğü ve ulusal birliğinin korunması.

Irak'ın doğal kaynaklarının halkın tümü için kullanımı ve ulusa ait zenginlik olarak görülmesi.

Teröristlerin kurtarılmış bölge oluşturma ve silah temin imkânına kavuşmalarının önlenmesi de dahil olmak üzere, terörizm ve teröre destek bertaraf edilmeli.

Irak'ın tüm bölgeleri ile şehirleri ulusun tümüne ait olmalı.

Kırmızı çizgiler aşıldı Ancak ABD, Kürt grupları 'gerçek' stratejik ortak ilan etti. Ve 'kırmızı çizgiler' bir bir ihlal edildi.


Kürt gruplar Kerkük'ü ele geçirip tapu belgelerini yok etti.

Geçici Hükümet Konseyi'ndeki ağırlığını kullanan Kürtler, yeni Irak anayasasının kuzeyde bir Kürt devletine varabilecek hükümler içermesi fikrini ortaya attı. Bu çerçevede Kerkük Kürt şehri ilan edildi.

Kuzey Irak'taki PKK varlığına yönelik hiçbir adım atılmadı. Yeni Irak'ın 'federe' ve 'İslam' cumhuriyeti olması istendi

Konsey'de ve Irak'ın geleceğinde Türkiye'yle birlikte hareket eden Türkmenlerin esamisi okunmadı.

Kürt milisler dağıtılmak bir yana eğitimli bir orduya dönüştü. 'Silah toplanması' gerçekleşmedi.
ABD Kongresi, Türkiye'ye jest yaparak 1 milyar dolar hibe ya da 8.5 milyar düşük faizli uzun vadeli borç verme kararı aldı. Kredinin verilmesine Türkiye'nin Kuzey Irak'a girmemesi koşulunu getirilmesine rağmen imzayı atan hükümet, eleştiriler üzerine anlaşmayı ne TBMM'ye getirdi ne de iptal etti. Irak istikrar gücüne asker gönderme tezkeresi ise başta Kürtler olmak üzere Iraklıların karşı çıkması ve ABD'nin 'Sizi istemiyoruz' demesi üzerine geri çekildi.