19 Ocak 2010 Salı

İsrail ilişkileriİsrail ilişkileri

İsrail Savunma Bakanı Ehud Barak’ın pazar günü Ankara’yı ziyareti, çok önceden kararlaştırılmıştı. Savunma Bakanı Vecdi Gönül’le ve ondan önce Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu ile görüştü.
Savunma Bakanı ile görüşme konularından biri, İsrail’den alacağımız pilotsuz keşif uçaklarının teslimi önemli meselesidir. Dışişleri Bakanı ile görüşme ise, iki buçuk saat sürmekle, bu çeşit mülâkatlara nisbetle çok uzadığı için dikkat çekti.
İsrail Dışişleri Bakanı Avigdor Lieberman, askerî güçle Hamas’ın hakkından gelmek istiyor. Hamas terör örgütü olduğu, üstelik İran bağımlısı bulunduğu için, her türlü metodun kullanılabileceğini savunuyor. Silâhtan mahrum bir buçuk milyon Gazzeli Arab’a, insanlığın kaldırmayacağı bir politika izliyor. Ama Hamas yerinde duruyor, ona bir şey yapamıyor. Hamas, seçimle geldiği halde, Filistin Devlet Başkanı Mahmûd Abbâs tarafından kabûl edilmiyor, Suriye tarafından korunuyor.
Ankara, Yâser Arafât’ın halefi Mahmûd Abbâs ile Hamas’ın Suriye’nin bir yerlerinde gizlenen şeflerinin arasını bulmayı deniyor. Ancak Arap devletleri gibi Türkiye de bunu başaramadı. Arap devletleri, Hamas’ın Gazze’yi bırakmasına taraftardır.
Türk medeniyet, kültür ve estetiğinin zirvesi olan İstanbul aşkının milletimizi çok duygulandırdığı Başbakan Tayyip Erdoğan, pazar günü Birleşik Arap Emirlikleri’ne gitti. Oradan Suûdî Arabistan’a geçecek. Faysal Ödülü’nü alacak. Amerika’nın ayrılamaz müttefiki en zengin iki Arap devleti ile Filistin meselesini konuşacağı muhakkaktır. Bu devletlerin, İran’la, dolayısıyla Hamas’la araları olmadığı, Amerika’ya yan çizmeleri mümkün bulunmadığı için, zor bir misyondur. Ancak Gazzelilere insanî yardım yapabilirler.
Bu yardımı zaten yapıyorlar ama, 60 yıl sürdüğü için bıkmış durumdalar. Filistin meselesinin bir 60 yıl daha devam etmesi kuvvetli ihtimalini ben, yıllardan beri defalarca yazdım...

Durum
Yılmaz Öztuna
yilmaz.oztuna@tg.com.tr
19 Ocak 2010 Salı
Kaynak